Genel | 27 Ekim 2013 | Yorum yok | Paylaş: Facebook - Twitter
Gıdalarda, yağların bir defadan fazla kullanılmasının, kanser riski taşıdığı, yağ kaç defa kullanılırsa, kanser riskinin de o oranda arttığı belirtildi. Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Türk, A.A. muhabirine yaptığı açıklamada, 6 yıl önce 3 milyar TL olan Türkiye’nin sağlık harcamalarının bugün 25 milyar TL’yi bulduğunu söyledi.
Türkiye’de 2009 yılında yaklaşık 300 milyon poliklinik hizmetinin verilmesinin beklendiğini dile getiren Türk, bu rakamın Türkiye’de insanların sağlıksız beslendiklerini de gösterdiğini vurguladı.
Son yıllarda, ülkemizde kanser vakalarında olağan üstü bir artış yaşandığına dikkati çeken Türk, “herhangi bir hastaneye gidip onkoloji servisinden randevu almaya kalksanız, ya sıra alamazsınız ya da çok uzak tarihlere gün verilir. Bu durum, kanser vakalarının ne oranda arttığının da en bariz göstergesidir.” diye konuştu.
Yapılan araştırmalara göre kansere neden olan faktörlerin başında, sağlıksız beslenmenin geldiğine işaret eden Türk, bunda da en büyük etkenin, özellikle fast food’larda yağların tekrar tekrar kullanılması olduğunu öne sürdü.
Gıdalarda, yağların bir defadan fazla kullanılmasının bile kanser riski taşıdığını ifade eden Türk, “Yağı kaç defa kullanırsanız kanser riski de o oranda artıyor.” dedi.
KARNEYLE YAĞ KULLANILMASI ÖNERİSİ
Pek çok gıda sanayicisinin ve bazı fast food işletmelerinin aynı yağı onlarca kez kullandığını öne süren Prof. Dr. Türk, şunları kaydetti:
“Yağı filtre edip ertesi gün bir daha kullanıyorlar. Isıtıldığında yapısı değişen yağ, daha sonraki kızartmalarda ürüne kanserojen etkilerini bırakıyor. Bizde bazı fast food işletmelerinde yağlar, en az bir hafta 10 gün kullanılıyor. Avrupa’da ise firmalar” kullandıkları yağları karneyle alıp karneyle teslim ediyor. Teslim edilen yağlar ise biyodizel üretiminde kullanılıyor. Bizim de en kısa süre içinde, gerekli düzenlemeleri yaparak, gıda sektöründe karneyle yağ kullanımına geçmemiz gerekiyor. Bu düzenleme artık bir zorunluluk haline gelmiştir.”
Aşırı kullanımdan simsiyah olmuş yağların bile, bazı kötü niyetli kişilerce magnezyum silikat karıştırılıp yeni yağmış gibi” satıldığını vurgulayan Türk, “Yağ kimyasal işlemden geçtikten sonra, sanki hiç kullanılmamış gibi berrak bir görünüme kavuşuyor. Ancak içeriğindeki kanserojen etkisi aynen devam ediyor.” dedi.
Prof. Dr. Türk, bu yağların da gıda sanayisi, fast food’lar veya ucuz olduğu için dar gelirli insanlar tarafından satın alınarak kullanıldığını, vatandaşların sağlığının ciddi oranda riske atıldığını sözlerine ekledi.
A.A.