Genel | 14 Aralık 2013 | Yorum yok | Paylaş: Facebook - Twitter
Bedenimizdeki her şeyin olduğu gibi, elektrolitlerin de belli bir dengesi vardır. Kas ve sinirlerimizin doğru çalışabilebilmesi için gereken, elektrolitlerle ilgili merak ettiklerinizi burada.
Vücudumuzdaki kasların hareketi için gerekli olan iki ana unsur vardır: Hareketi başlatmak için yollanan bir elektrik sinyali ve kasın kasılması için gerçekleşen bir kimyasal tepkime. Bu ikisini oluşturabilmek için, sinirlerin yeterince iletken olması ve vücutta çeşitli minerallerin, yeterli miktarda bulunması gerekir. İşte bu minerallere, elekrolit denir.
Bedenimiz için gerekli elektrolitler; sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, hidrojen fosfat ve hidrojen karbonattır. Vücudumuzdaki elektrolit dengesi çok hassastır ve böbrekler ve tiroit bezlerinden salgılanan hormonlar tarafından sıkı bir denetim altında tutulur.
Süt ürünlerinden sebze çeşitlerine, deniz ürünlerinden meyvelere, tam tahıl ürünlerinden baklagillere kadar birçok gıda elektrolit içeriği açısından zengindir. Zaten insan sağlığı açısından asıl tehlike elektrolitlerin temin edilmesi değildir. Tehlike, aşırı şartlar altında ortaya çıkmaktadır. Özellikle aşırı su kaybı ve aşırı su içme durumlarında veya aşırı protein tüketildiği zaman, elektrolit dengesi tehdit altına girer.
Aşırı terleme ya da ishal gibi, aşırı su kaybı oluşturan durumlarda vücudumuz, sıvıyla birlikte çok miktarda elektrolit de kaybeder. Aşırı su tüketiminde ise durum biraz farklıdır. Aşırı su tükettiğimiz durumlarda, bedenimizdeki su miktarı artmakta, fakat elektrolit miktarı aynı oranda artmamaktadır. Bu da elektrolit miktarının, oransal olarak azalmasına neden olur. Su zehirlenmesi olarak bilinen bu durum, beyin ödeminden kalp durmasına kadar, pek çok tehlikeli duruma meydan verebilir. Aşırı protein tüketilmesi durumunda; vücudun, ihtiyaç fazlası proteini işlemek ya da dışarı atmak için uyguladığı işlemler sonunda beden içi asitliği yükselir. Vücudumuz ph dengesini korumak için elektrolitleri kullanır. Tüm bu durumlar, elektrolit dengesinde dalgalanmalara neden olacaktır. Kaybedilen elektrolit miktarı karşılanmazsa solunum yetmezliğinden kalp durmasına, beyin ödeminden bilinç kaybı ya da kramplara kadar çeşitlenen durumlar ortaya çıkar.
Herhangi bir markette bulabileceğimiz, maden suyu sodaları elektrolit ihtiyacını karşılamaya yardımcı olacağı gibi, meyvelerden de bu konuda faydalanabiliriz. Sebzeler de bu konuda oldukça zengin kaynaklardır. Üzerine dökülen az bir miktar tuz da, elekrolit ihtiyacınızı karşılamakta oldukça etkili olacaktır. Yeri gelmişken, tuz tüketiminde aşırıya kaçmanın da zararları olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca elektrolit ihtiyacını karşılamaya yönelik içecekler de bulunmaktadır.
Uzun süreli egzersizlerde, su kaybına neden olan hastalıklarda, sauna buhar odası kullanımından sonra veya çok sıcak yaz günlerinde çok az tuz eklenmiş limonlu soda elekrolit ihtiyacınızı karşılamak için yeter de artar bile.
Sağlınızın ve elektrolit dengenizin hep yerinde olması dileğiyle.