Genel | 31 Aralık 2013 | Yorum yok | Paylaş: Facebook - Twitter
Spor çevrelerinde son yıllarda moda olan oysaki tarihimizde oldukça önemli bir yeri olan bir egzersiz aleti var; girya. İngilizcede “kettlebell” olarak adlandırılan giryanın Türk spor tarihinde oldukça derin bir yeri var. Fakat çoğu şeyde olduğu gibi giryayı da, varlığını unuttuktan uzun zaman sonra, allanıp pullanıp geri karşımıza çıktığında tanıyabildik.
Cüneyt Arkın’ın yenilmez bir Osmanlı ya da Orta Asya kahramanını canlandırdığı filmlerin ayrılmaz parçalarından biri de kahramanın eğitim ya da sınanma aşamasıdır. “Rocky” filmlerindeki maça hazırlık sahnelerine benzetebileceğimiz bu sahnelerde Cüneyt Arkın, ilginç antrenman gereçleri ve teknikleri kullanarak karşısına çıkabilecek mücadelelere hazırlanır. Yeri gelir bir kayayı tokatlar, yeri gelir kucağına bir kütük alıp koşmaya çalışır kimi zaman da ağır top güllelerini ya da dökme demir ağırlıkları, oraya buraya fırlatır.
Filmlerde, tarihteki kahramanı yüceltmek adına biraz abartılsa da, bu tür antrenman ve gereçlerin kullanımı, gerçeklikten pek uzak değil. Eski çağlarda insanların, spor salonlarına ya da gelişmiş spor aletlerine sahip olmadığını da göz önünde bulundurunca, doğaçlama aletler ve teknikler geliştirmeleri çok uzak bir ihtimal gibi görünmüyor.
Kettlebell ya da girya da bu egzersiz aletlerinden biri. Temelde, metal bir gülleye kaynaklanmış bir saptan oluşuyor. Dumbbell’lar gibi el hareketlerini kısıtlamaması ve daha farklı açılarla da tutulabilmesi, bu aletle yapılabilecek egzersizleri oldukça çeşitlendiriyor. Dumbell kullanılarak yapılan egzersizlerdeki gibi de tek eksende hareket etme zorunluluğu yok bu aleti kullanırken. Çünkü tam olarak kavrayabildiğiniz bu egzersiz aletini kaldırırken ya da indirirken, herhangi bir pozisyonda, tutuş açınızı da değiştirebiliyorsunuz.
Bu gibi özellikleri sayesinde giryayla yapılan egzersizler batı ülkelerinde giderek moda olmaya başlıyor. Dumbbell kullanarak yapmanın çok zor veya tehlikeli olduğu hareketleri de güvenle yapmak mümkün.
Girya kullanarak yapılan egzersizler arasında, giryayı elinizde tutarak yaptığınız; fakat tüm gövdeyi çalıştırabileceğiniz hareketler de var. Bu özellikleri ve çok yönlülüğü, girya üzerine bir akademi ve bir federasyon dahi kurulmasına neden olmuş.
Bazı sporcular, alıştıkları yöntemleri terk etmemekte ısrar etseler de, aslında eski; fakat “yeni” olan bu yöntemi hemen benimseyen ve çok faydasını gördüğünü belirten sporcular da var. Girya, dumbbell ve istasyon makineleri gibi yaygın aletlerini pabucunu dama atmayacak belki; ama spor yapanların, bu egzersiz aletiyle daha sık karşılaşacağını söyleyebiliriz.