Genel | 2 Ekim 2012 | Yorum yok | Paylaş: Facebook - Twitter
Düzensiz beslenme , aşırı yağlı ve baharatlı yeme , gazlı içecekler tüketme gibi nedenlerleoluşan mide rahatsızlığı reflü tedavi yöntemlerine her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Müdahale süresini ve iyileşme dönemini kısaltan tedavi yöntemlerin giderek önem kazanmaya başlıyor. Özellikle diyet yaparken insanların algılarında ne kadar az öğün yersem o kadar iyi algısı olduğu için bireyler reflüye davet çıkarıyor. Eğer reflünüz var ise yapmanız gereken sık öğün ve az miktar yemek olmalıdır. Diğer bir çözüm ise yaptığınız diyet yemeklerinde yağın miktarını olabildiğince düşürmektir.
Yeni gelişen yöntemler ile reflüye kısa sürede çözüm üretilebiliyor .Bunlardan biri de Barrx. Reflü tedavisinde başarı ile uygulanan Barrx yöntemi ile müdahale süresi ve iyileşme dönemi kısalırken kanser oluşumu da önlenebiliyor. Yöntemi, Türkiye’de ilk kez uygulayan Kadıköy Şifa Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Levent Eminoğlu, reflü ve Barrx yöntemi hakkında bilgi veriyor.
Halk arasında “Mide Reflüsü” olarak bilinen “Gastro Özofageal Reflü” hastalığı, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Reflü, asitli mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle, yemek borusunun asitten kendini koruma özelliğinin yok olmasından kaynaklanır. Erişkinlerin, yaklaşık %20’sinde reflü görülmektedir.
Reflünün uzun dönemde en korkulan komplikasyonu, yemek borusu kanseri riskidir. Batı toplumlarında, son 30 yılda en hızlı artış gösteren kanser türü olan yemek borusu kanseri, çoğu kez reflünün yol açtığı hücresel değişim tarafından tetiklenmektedir.
Barrx yöntemi nedir?
“Barrett özofagus”, yemek borusunun son bölümünü oluşturan hücrelerin, uzun süreli reflü hasarı nedeniyle değişime uğramasıdır. Sağlıklı bir insanın midesinde bol miktarda asit safra ve pankreas sıvısı bulunur. Mide iç çeperini kaplayan hücrelerin, aside karşı korunması olduğundan, olağan şartlarda bu sıvılar mideye zarar vermez. Fakat özellikle mide kapağı olarak adlandırılan koruyucu düzenekte yapısal bozukluk olduğunda, bahsi geçen asidik mide içeriği, yemek borusuna geri kaçar.
Yemek borusu hücrelerinin asit, safra ve pankreas sıvısına karşı koruması olmadığından, bunların yarattığı tahribat sonucunda reflü hastalığını meydana gelir. Öncelikle ‘özofajit’ olarak tanımlanan yangı süreci başlar. Reflü süreci uzadıkça, yemek borusu hücreleri kendilerini korunma amacıyla, bağırsak hücrelerine dönüşme eğilimi gösterir.
Bu dönüşüm korunma amaçlı da olsa, genetik kodlamada olmadığından, Barrett ösofagus adı verilen hücresel bozulma oluşabilir. Süreç sonunda yemek borusu kanseri riski 30 ila 125 kat artar. Özellikle, mide kapağının yapısal bozukluğu ile birlikte meydana gelen Barret ösofagus vakalarında, cerrahi girişim önerilir.
Barrx teknolojisi, değişime uğramış bu hücrelerin elektro frekans yöntemiyle yok edilmesini sağlıyor. Normal bir endoskopun üstüne takılan küçük bir ek ile 360 ya da 90 derecelik alanlar, 1mm derinliğe kadar temizlenebiliyor. Yaklaşık 10 dakika süren işlemin sonrasında hasta, tıpkı normal bir endoskopi tedavisi görmüş gibi, kısa süreli bir dinlenmenin ardından günlük işlerine dönebiliyor.
Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) onaylı uygulamanın 2003’ten bu yana yürütülen çalışmalarda, displazi gelişmiş ve gelişmemiş intestinal metaplazili (hücresel değişim) olgular için, işlem sonrası yapılan takiplerde % 98,4’e varan başarısını gösteren yayınlar mevcuttur.
Etiket: Reflü, Reflü belirtileri, Reflü diyeti, Reflü nasıl geçer, Reflü nedir, Reflü Tedavisi, Reflü Tedavisi nasıl, Reflü Tedavisi var mı, Reflüye ne iyi gelir